Kahramanmaraş - Merkez Germanicia antik kentinde
mozaiklerin açığa çıkartıldığı parsellerde yapılan
incelemelerde ve bu konuya ilişkin yapılan
bilgilendirme ve sunumlarda; kalite, teknik, stil ve
kompozisyon açılarından döneminin en kaliteli
mozaikleri olan İstanbul Büyük Saray ve Şanlıurfa
Haleplibahçe mozaikleri ile aynı niteliklere sahip
olduğu gözlemlenmiştir. Kullanılan malzeme
mozaiklerin kalitesine uygun, çok farklı renk
skalasına sahip taş, cam, mermer, kireç taşıdır.
Tessera boyutlarının 3-5
mm gibi benzer örneklerine
göre çok küçük boyutlarda olması, mozaiklerin yüksek
kalitesinin bir diğer göstergesidir. Bu sayede
figürlerde en küçük detaylar bile gösterilebilmiş ve
3 boyutlu görünüm yakalanmıştır.
Her şeyden önce Germanicia antik kentinin açığa
çıkarılmasına yönelik çalışmaların ve
kamulaştırmaların resmi makamlar, sivil toplum
kuruluşları ve özel sektör tarafından sahiplenildiği
büyük bir memnuniyetle gözlemlenmiştir. Bu
birlikteliğin antik kentin ortaya çıkarılmasına
ilişkin çalışmalara önemli bir ivme kazandıracağı
şüphesizdir. Ancak yerinde yapılan inceleme ve
gözlemlerde tespit edilen önemli sorunlara ilişkin
öneriler acil, orta ve uzun vadede yapılması
gerekenlere göre aşağıda sıralanmıştır:
-
Günümüz yerleşimi, antik
kent alanı üzerine kurulmuştur. Bunun
en önemli göstergesi, bugüne kadar tespiti ve
tescili yapılan parsellerde gerek Müze Müdürlüğü
tarafından yapılan kazılarda, gerekse kaçak
kazılarla ortaya çıkartılan mozaiklerin geniş
bir alana yayılmış olmasıdır.
-
Alanda tespit edilen tüm taşınır ve taşınmaz
buluntuların korunması için ivedilikle kapsamlı
bir inceleme
ve belgeleme çalışmasının yapılması
gerekmektedir.
-
Mozaik buluntuların yoğunlaştığı mahalde, mevcut
bulgular, yüzey araştırması, jeofizik çalışmalar
ve sondaj kazıları ile sit
alanının gerçek sınırlarının belirlenmesi gereklidir.
-
Bugüne kadar büyük fedakârlıklarla yapılan
kazıların yalnızca
kurtarma kazısı niteliğinde olduğu,
ancak özellikle mozaik alan kazılarının çok daha
tecrübeli ve ehil ellerle ve disiplinler arası
çalışmalarla (arkeoloji, mimari, arkeometri,
jeoloji, botanik, antropoloji vb) yapılmasına
imkân sağlayacak bilimsel
arkeolojik kazılara dönüştürülmesi gerekmektedir.
-
Bütün kentin kazısını üstlenecek bir bilim
heyeti bulunarak, kentte müze başkanlığında
sürdürülmeye çalışılan mevcut kazıların Bakanlar
Kurulu Kararlı kazı statüsüne
ivedilikle dönüştürülmesi gerekmektedir. Bu
gerçekleşinceye kadar mevcut çalışmaların mozaik
konusunda ulusal ve uluslararası bilim
insanlarının katılımını sağlayacak statüye ve
tecrübeye sahip olan Uludağ Üniversitesi Mozaik
Araştırmaları ve Uygulama Merkezinin
danışmanlığında ve Müze Başkanlığında hizmet
alımı yolu ile bilimsel kazılara dönüştürülmesi
gereklidir. Ayrıca, bilimsel kazıların
başlatılmasına kadar Germanicia kenti mozaik
kazıları ve alan yönetimi ile ilgili bir
bilim ve teknik kurulu oluşturulması da,
alınacak kararların ve yapılacak uygulamaların
sağlıklı olmasına yardımcı olacaktır. Kazı
çalışmaları sırasında ortaya çıkan mimari ve
mozaik gibi taşınmazlar ile seramik, sikke gibi
taşınır kültür varlıklarının korunması için
ekibe deneyimli bir konservasyon grubu da dâhil
edilmelidir
-
Germanicia kentinin ortaya çıkartılmasına
yönelik olarak bugüne kadar yapılan tespitler ve
tesciller doğrultusunda bilimsel kazıya olanak
sağlayacak, ilk etapta en azından bir
adanın, yani yan yana parsellerin, acil
kamulaştırılması gerekmektedir. Bugüne
kadar yapılan kamulaştırmalarda sadece mozaik
ihbarı yapılan parsellerin göz önünde
bulundurulması, yapılacak bilimsel kazılara en
önemli engeldir.
-
Kamulaştırılan alandaki mevcut binaların, toprak
altında olası buluntuların korunması da
gözetilerek yıkılması
ve kaldırılması gereklidir.
-
Kazı çalışmalarının daha sağlıklı ve planlı
yürütülebilmesi için yeterli, sürekli ve
kapsamlı bir
kaynak oluşturulması; belirlenen
kaynağın, gerçekleştirilecek kazı çalışmaları
sırasında ve sonrasındaki kamulaştırmayı, mevcut
binaların yıkımı ve temizliğini, kazı ve
belgeleme çalışmalarını, kazıda çıkan
buluntuların korunması için gerekli alt yapının
(örtü ve drenaj ile ziyaretçi ve çalışanlar için
yürüme parkuru gibi) oluşturmasını, temel
konservasyon (ilk müdahale) ihtiyaçlarını ve
alanın buluntularla birlikte risklere karşı
güvenliğini karşılayacak biçimde
bütçelendirilmesi gereklidir.
-
Bilimsel çalışmaların sağlıklı yürütülebilmesi
için Müze dışında bir
kazı evi ve kazı deposunun oluşturulması gerekmektedir.
-
Konuya daha uzun vadede bakıldığında, antik
kentin bulunduğu yerleşim alanında kentsel
dönüşümün henüz yapılmadığı
gözlemlenmiş, bunun da programa alınarak biran
önce planlanması gerekmektedir. Bölgede
hâlihazırda gecekondu şeklinde yapıların olması,
bu konuda yapılacak çalışmaları da
kolaylaştıracaktır. Antik kentin modern
yapılaşması tamamlanmış olan bölümlerine de
taşması durumunda; Roma, Brescia, Tirer ve
İstanbul Sultanahmet örnekleri dikkate
alınabilir.
-
Gerçekleştirilecek kazı çalışmaları sonucunda
ortaya çıkartılacak taşınmaz kültür varlıkları,
mozaikler dâhil, müzeye taşınmadan yerinde
sergilenmeli ve bu sayede Kahramanmaraş’ta bir arkeopark
oluşturulmalıdır. Böylece şehrin
profilinin değişmesi ve şekillenmesi sağlanarak,
Kahramanmaraş’a kültür, turizm ve tanıtım
açısından yeni bir kimlik daha
kazandırılacaktır.